Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • bugün
Yeni Akit Gazetesi Yazarı İbrahim Karataş, 'IDEF 2025’ten 2030’lu yıllara' başlıklı bir yazı kaleme aldı.

Kategori

🗞
Haberler
Döküm
00:00İDEF 2025'ten 2030'lu yıllara geçtiğimiz hafta boyunca devam eden İDEF 2025 savunma
00:10sanayi fuarını takip ettiyseniz mutlaka gururlanmış ve ülkenin güvenliği hakkında
00:15rahatlamışsınızdır. Fuar öncesinde İsrail'in yakında Türkiye'ye de bulaşacağını konuşuyor
00:21ve eğer Türkiye'ye saldırırsa nasıl cevap verilir onu merak ediyorduk. Bazılarımızda
00:26olarak endişeler de vardı. Çünkü terör devletinin saldırısına uğrayıp hem kayıp
00:31vermek hem de milletçe utandırılmak kabullenilir bir durum değil. Ancak İDEF fuarı gösterdi
00:37ki memleketin silah üreticileri boş durmuyorlar. Gerek medyadan gerekse de bizzat fuarı ziyaret
00:43ederek gördüklerimden ve dahi güvenlik bürokrasisiyle yaptığım görüşmelerden anladım ki bu memleketi
00:49korumaktan sorumlu olanlardan silah üreticisi firmalara kadar herkes tetikte bekliyor. Müthiş
00:55bir hızla ürünler geliştiriliyor ve seri üretime geçiliyor. Fuar ayrıca gösteriyor ki sandığımızdan
01:02çok daha fazla firma savunma sanayinde faaliyet gösteriyor. Öyle ki bizler Aselsan,
01:07Tusaş, Roketsan, Baykar Vs derken bir de gördük ki Milli Savunma Bakanlığı bile bir ARGE merkezi
01:14kurup silah geliştirmeye başlamış. Öyle ki geliştirdikleri 130 km menzilli ramjet motorlu mühimmat
01:20ile 80 metre derinlikteki hedefi vuran bombaların bu ülkede eşi yok. Bunun gibi çok sayıda devlete
01:27ait ya da özel firma canla başla çalışıyor ve silahlarıyla hepimize güven veriyorlar.
01:32Fuarda özellikle de Roketsan'ın geliştirdiği Tayfun Blok 4 hipersonik füzesi önemliydi ve belki de bu
01:39yılkı fuarın en çok konuşulan ürünüydü. 1000 km'nin üzerinde bir menzile sahip olan bu füzeyi
01:45vermek neredeyse imkansız. Dolayısıyla Türkiye için oldukça caydırıcı bir silah olacak. Eksikler
01:52de yok değil tabi. Bu konuyla ilgili uzman bir bürokrata devletin bir planının olup olmadığını
01:58sordum. Uzman diyor ki, devlet savaşa girecekmişçesine sürekli alarmda ve hazırlık yapıyor. Hiçbir
02:06tehdidi göz ardı etmiyor. Silah üretimi konusunda da hızlı hareket ediyor ve önümüzdeki birkaç yıl içinde
02:12bilmediği hiçbir silah kalmasını istiyor. Bunun için de tasarım, test, üretim ve teslim programlarını
02:19erken alacak şekilde güncelliyor. Şayet bu hız ve azimle gidilirse 2030'daki Türkiye bambaşka bir
02:26ülke olacak. Belki de lazım olup da üretilmeyen hiçbir silah kalmayacak. 2030 tarihini bizzat güvenlik
02:34bürokrasisinin belirlediğini de hatırlatalım. Kendilerine böyle bir tarih belirlemişler ve o vakte kadar
02:40bağımsız bir Türkiye'yi gelecek nesillere teslim etmek istiyorlar. Silahların ve bürokrasinin
02:45dilinden balın damladığı fuar üzerinden başka çıkarımlarda da bulunmak mümkün. Mesela Endonezya'nın
02:5148 adet Kaan için anlaşma yapması diğer ülkelerin de Türk jeti alacağı ihtimalini güçlendiriyor.
02:5710 yıl sonra bir Kaan kullanan ülkeler kulübünün oluşması muhtemeldir. İkinci çıkarım ise Türk silahları
03:05bir kavramın oluşmaya başlamasıdır. SİHA'daki liderlik yakın zamanda füze, savaş gemisi ve zırhlı
03:12araçlarda da olacaktır. Üçüncüsü, görüldüğü kadarıyla Türk silahlarının müşteri sorunu yok.
03:18Milli Savunma Bakanlığı'nın geçen haftaki tweetlerine baktığınızda onlarca savunma bakanının fuara
03:24geldiğini ve anlaşmalar yaptığını görürsünüz. Bu ziyaretler de gösteriyor ki savunma sanayi
03:30katı yakında patlama yaşayabilir. O patlamayı gördüğümüzde silah endüstrisi gibi zor bir
03:36sektörde birkaç lider ülkeden biri olup birçok ülkenin önünde olacağız. Sonraki İDEF fuarını
03:43heyecanla bekliyoruz. İnanıyoruz ki o gün geldiğinde çok daha güzel sürprizlerle karşılaşacağız.
03:49İzlediğiniz için teşekkür ederim.

Önerilen