TARIK AKAN || SUDA YANAR⚡DRAM || AİLE ⚡ 1987 Tek Parça İzle ⭐️Full HD 1987 İzle⭐️
“Su Da Yanar”, Ali Özgentürk’ün yönetmenliğini üstlendiği ve başrolünde Tarık Akan’ın yer aldığı 1987 yapımı bir politik-dram filmidir. Film, 12 Eylül Darbesi’nin karanlığı altında, Nâzım Hikmet üzerine bir yapıt ortaya koymak isteyen bir yönetmenin yaşadığı zorlukları ve yaşadığı içsel çıkmazları ustalıkla resmeder. Başlangıçta uluslararası festivallerde büyük ilgi gören eser, Türkiye’de ise “lanetli film” olarak anılır; gösterime girdikten kısa süre sonra yasaklanmış, kopyaları toplatılmıştır. Aydın duyarlılığı, sinema sanatı ve sansürün gölgesinde “kaydığını” izleyen izleyiciye, özgürlük arayışının bedelini derinden hissettiren bir deneyim sunar .
Film Bilgileri Yönetmen & Senaryo: Ali Özgentürk
Yapımcı: Ali Özgentürk
Senarist: Işıl Özgentürk
Görüntü Yönetmeni: Ertunç Şenkay
Müzik: Sarper Özsan
Yapım Yılı: 1987
Tür: Politik Drama
Süre: 80 dakika (1s 20dk)
Dil: Türkçe
Ülke: Türkiye
Başlıca Oyuncular Tarık Akan – Film yönetmeni rolünde, aydın idealizmini temsil eder
Şahika Tekand – Yönetmenin eşi, hem özel hayatı hem de sanatçı kimliğini derinleştirir
Ayberk Çölok – Yönetmenin yardımcısı; filmin akışına genç bir bakış ekler
Turgut Savaş – Zorlayıcı yapımcı figürü; baskı ve iktidar ilişkilerini somutlaştırır
Natalie Douverne – Yönetmenin dış dünyayı temsil eden aşkı ve kaçış arayışını simgeler
Konu Özeti 12 Eylül 1980 Darbesi’nin yarattığı baskı ortamında bir yönetmen (Tarık Akan), Nâzım Hikmet’in yaşamı ve eserleri üzerine bir film çekmek ister. Ancak baskıcı rejim, finansörü engelleyici sansür kararları, dostlarının ölümü ve aile içi çalkantılar nedeniyle projeye sürekli engeller çıkarır . Filmde, yönetmenin hem sinema sanatına hem de kişisel özgürlüğüne dair verdiği mücadele; totaliter baskının, bireysel idealizm ve yaratıcılık üzerindeki yıkıcı etkisine tanıklık ettirir.
Temalar ve Mesajlar Aydın Mücadelesi: Aydın sorumluluğu ve sanatın özgürlük arayışındaki rolü, filmin merkezindedir .
Sansür ve Yasak: Gösterimden sonra “lanetli film” ilan edilip yasaklanması, ifade özgürlüğünün sınırlarını sorgulatır .
Otobiyografik İzler: Özgentürk’ün kendi deneyimlerinden beslenen anlatı, sanatçının “kendisiyle yüzleşmesi” olarak okunur .
Totaliter Karabasan: 12 Eylül dönemi Türkiye’sinin hapis, işkence, öldürme pratikleri filme derin bir toplumsal panaroma katar .
Yapım ve Gösterim Film, Tokyo Film Festivali’nin açılış filmi seçilmiş; Londra ve Montreal Film Festivalleri’nde yarışmış ancak Türkiye’de kısa süre sonra yasaklanmıştır. Gösterime girdikten sonra kopyaları polis tarafından toplatılmış, “Anadolu’da” ve “İstanbul’da” perdelerde aniden kaybolmuştur . Yönetmen Özgentürk, bu deneyimi “lanetli filmim” diyerek özetler.
Eleştirel Karşılama ve Miras Uluslararası İlgi: Festivallerde beğeni toplaması, Türkiye dışındaki izleyicilerin de darbe sonrası Türkiye’yi anlamasına katkı sağlamıştır .