Zonguldak'ta 35 yıllık çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olarak görev yaptıktan sonra emekli olan Tomris Özeler, 14 yıl önce tüm emekli ikramiyesini Polonya'dan getirdiği maviyemiş (blueberry) fidanlarına yatırarak organik sertifikalı bir çiftlik kurdu.
00:40Şimdi tutsam daha doğru olacak da işte orada.
00:48Güneşe karşı oluyor ama günahsırı yok herhalde.
00:53Şimdiki makineler şey
00:55Köşelerde duruyor.
00:58Telefonlar çıktı da mertlik bozuldu.
01:04Artık
01:05Aç şunu alayım.
01:08Aç şunu alayım.
01:11Aç şunu alayım.
01:15Aycan çalışıyor mu şimdi?
01:24Yani çünkü bakıyorsunuz bazıları çok bencil oluyor.
01:27Çok bencil oluyor.
01:28Çok bencil oluyor.
01:29Benim bütün
01:33Dediğim bir şeyi dışarıda malum şimdi bir sürü ilaçlar bilmem neler neler kullanıyorlar.
01:43Pestisitler.
01:44Artık dışarıdan bir şeysiz hepsi.
01:46Hiç haşlanmaz haşlanmış.
01:49Çok ürün kaybı olacak herhalde.
01:50Yağmur yağmaz.
01:51Güzel Allah'ım inşallah yardım eder.
01:52Görüyor çalıştığımızı.
01:53İyi niyetle çalışıyoruz biz sadece.
01:54Doğaya da karşı çıkmıyoruz.
01:55Doğaya da karşı çıkmıyoruz.
01:56Doğayla
02:01Her şeyin bir yakışığı var.
02:02Hocam öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
02:03Ben
02:04Hocam öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
02:05Ben
02:06Tomris Özeler.
02:07Uzun yıllar
02:08Zonguldak'ta çocuklarla
02:13Hocam öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
02:16Ben Tomris Özeler.
02:18Uzun yıllar
02:21Zonguldak'ta çocuklarla
02:23Sağlıklı ve hastalıkları uzmanı olarak çalıştım.
02:2535 yıl kadar.
02:26Şimdi sonradan da işte
02:27hep aklımda olan bir bahçecilik vardı.
02:30Bir tesadüf eseri.
02:31Mavi Yemiş'le tanıştım.
02:32Ve bu bahçeyi kurmaya karar verdim.
02:33Ormandan yer kiraldım.
02:34Hocam öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?
02:35Ben Tomris Özeler.
02:36Uzun yıllar
02:37Zonguldak'ta çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı olarak çalıştım.
02:4035 yıl kadar.
02:41Şimdi sonradan da işte
02:42hep aklımda olan bir bahçecilik vardı.
02:45Bir tesadüf eseri.
02:48Mavi Yemiş'le tanıştım.
02:50Ve bu bahçeyi kurmaya karar verdim.
02:52Bir zamandan yer kiraladım.
02:54Ondan sonra işte burada
02:55kestane, karayemiş ve maviyemiş yetiştiriyorum.
02:58Organik sertifikalı yetiştiriyorum.
03:01Mavi Yemiş yetiştirme fikri nereden geldi hocam?
03:06O bir seyahatte şeyde
03:09bir mola yerinde tesadüf oldu.
03:12Yaban Mersini'yle tanıştım.
03:14O zaman bunlara da Yaban Mersini deniyordu.
03:17Yaban Mersini'yle tanıştım.
03:19Aa bu çok güzelmiş acaba Zonguldak'ta yetişir mi falan diye ararken
03:23çünkü kendime alternatif arıyordum ben.
03:26Ne yetiştiririm diye.
03:28Ondan sonra
03:29Aa bu olur mu diye araştırırken araştırırken
03:32Mavi Yemiş çıktı.
03:34E bunu kim getirdi?
03:35Kim yaptı?
03:3610 yıllık mazisi vardı Türkiye'ye gelişi.
03:392000 yılında Profesör Doktor Hüseyin Çelik Bey var şeyde.
03:44Samsun İzirat Fakültesi'nde.
03:48O tanıtımını yapmış.
03:50Daha evvel getirenler olmuş ama.
03:52Yani o esas yaygınlaşmasına önce olan kişi o.
03:56Ondan sonra hatta iletişim kuramadım.
03:59Sonra yine bir tesadüf yeğenim aracı oldu.
04:03O da orada Profesör.
04:05Ondan sonra ama o şey de diş hekimliği Profesörü.
04:08Ondan sonra o da şey yaptı işte.
04:11Dedi ki aa benim arkadaşım dedi ben söylerim o senden dedi iletişim kurar.
04:15İletişim kurar.
04:16İletişim kurdu.
04:17Geldi araziyi gördü.
04:19İşte tür seçiminde ondan sonra neler yapmamız gerektiğinde 3-4 sene danışmanlığımı yaptı.
04:27Sağ olsun.
04:28Ondan sonra da bu iş böyle ilerlettik yani kendi başımıza da alıştık artık ayaklarımızın üstünde duralım dedik yavaş yavaş.
04:38Yani zorlukları var.
04:41Ama işte kimi zaman üzülüyoruz kimi zaman seviniyoruz.
04:46E böyle görünce tabii yetişmiş ürünler çıkıyor görünce de hoşumuza gidiyor doğrusu.
04:52Güzel bir şey bir şey yetiştirmek bir şey üretmek güzel.
04:56E artık doktorlukta da emekliye ayrılınca belli bir yaştan sonra bizim acilimiz çok oluyor.
05:02Gecesi gündüzü yok.
05:04Artık dedim 30-40 yıl şeyde 4 duvar arasında çalıştık bir de dedim açık havada çalışalım.
05:11Böyle.
05:13E hocam ürünleri organik yetiştirmeyi özen gösteriyorsunuz.
05:16Evet aynen.
05:17Ondan biraz bize bahseder misiniz?
05:19Şimdi şöyle ilk bir sene kurduğumda konvansiyonel tarım dediler şey vereyim işte gübre planlaması yaptık filan.
05:30Ama içime sinmedi dedim ki ben organik yapacağım yani dedi ki aynı fiyata satarsın dediler bana zaten.
05:36Yani sana bir faydası olmaz ama halk biraz daha bilinçleniyor organik olduğu için tercih edenler çok fazla.
05:43Fakat toptan sattığınız zaman zorlanıyorsunuz.
05:48Çünkü öteki daha ucuz onu alıyor.
05:50Yani bunu çok fazla tercih etmiyor ve bunu da çok ucuz almaya çalışıyor.
05:54Sıkıntımız orada sadece.
05:56İşte eşe dosta tanıdıkları öyle buradan pazarlıyoruz yani hani güvenenler bilenler zaten alıyorlar.
06:04Bu çalışmalarınızı görenlere örnek oluyordur muhtemelen.
06:09Gelip size fikir danışanı vesaire.
06:11Çok.
06:12Çok fazla oldu seneler içinde.
06:15Geldiler danıştılar.
06:17O kendi yollarını ayrı çizdiler o ayrı ama ilk fikirleri benden alan çok oldu.
06:22Ben de dilim döndüğünce benim yaptığım hataları yapmasınlar diye yaşadıklarımı işte zorluklarını, kolaylıklarını, zevkini anlatmaya çalıştım yani başkalarına da.
06:35Yaptıkça da seviniyorum.
06:38Çünkü belki hani böyle çok artınca insanlar kooperatifleşmeye falan gideriz de hiç değilse el birliğiyle ezilmeyiz.
06:47Çünkü tek başına olunca eziliyorsun.
06:49Yani pazar araştırması çok zor.
06:54Ondan sonra tamam bulan geliyor.
06:59İsteyen arzu eden, kaliteli mal isteyen geliyor ama yine de işte kooperatif olsa mesela daha hiç sıkıntı olmaz.
07:09Benim oğlum mesela Amerika'da o şey diyor anne diyor yetiştiren diyor sadece yetiştiriyor diyor.
07:16Kapıya geliyor tırlar alıyor gidiyor diyor.
07:19Onlar hiç uğraşmıyorlar pazarlamayla.
07:22Benim işim yetiştirmek mesela.
07:24Ben pazarlamayı sevmiyorum ki.
07:26Ama mecburum yapmaya onu da.
07:28Çünkü belli bir masraf ediyorsunuz.
07:31Ondan sonra o masrafın da karşılığını almak istiyorsunuz.
07:35Mesela ben bu fidanları 15-13 yıl evvel Polonya'dan getirttim.
07:40Ve tüm emekli ikramiyemi yatırdım.
07:43Bir de üstüne de 5 bin lira mıydı o zamanki parayla 45 bin lira emekliydi.
07:50Bir 5 bin lira da kendimden ilave ettim.
07:52Öyle getirdim bu fidanları.
07:54Tamamen Polonya'dan geldiler.
07:56Şimdi Türkiye'de de bulunuyor.
07:58İthal ediyorlar herhalde.
07:59Yetiştiren de vardır belki bilemiyorum.
08:01İşte böyle.
08:04Bundan sonraki hedefiniz ne olacak?
08:07Yine devamlı.
08:08Vallahi yani ısrarla devam ediyorum.
08:12Umut kesilmez dediğiniz gibi yani.
08:15İlla elbet bir gün biz de kazanırız.
08:18Çok uzun yıllar geçti ama.
08:20Yani öyle milyonlar falan kazandığımız da yok.
08:24Kendi kendine işte çevirsin yeter dedik.
08:27Birazcık öyle oluyor gibi.
08:30Ya da şöyle benim zevkim bu.
08:33Ben kendi zevkime harcıyorum parayı yani öyle düşünüyorum ben.
08:37Kendi zevkime harcadığım için çok bana oturmuyor yani.