Skip to playerSkip to main contentSkip to footer
  • 5/19/2025
🖤18 Mayıs Matem Künĭ münasebetĭmen şeyitlerĭmĭzĭn canlarına El-Fatiha🤲! Allah Raamet Eylesĭn! Unıtmadıq, Unıtmaycaqmız, Unıttırmaycaqmız!🖤
CITEȘTE‼️👉Astăzi, 18 mai 2025, se împlinesc 81 de ani de la tragicele evenimente ce au marcat istoria tătarilor crimeeni. Surghiunul (SURGÜN) a fost o epurare etnică a Crimeei, un genocid îndreptat împotriva indigenilor tătari crimeeni de către regimul stalinist.
În noaptea zilei de 18 Mai 1944, sute de mii de tătari crimeeni au fost aruncați în vagoane pentru vite și deportați la mii de kilometri distanță, în Asia Centrală. Aproximativ jumătate dintre cei surghiuniți, între care majoritate femei, bătrâni și copii, și-au găsit sfârșitul în timpul transportului și în primii ani ai exilului.
Drama tătarilor crimeeni a început încă din 11 mai 1944, când comitetul de Stat al Apărării din Uniunea Sovietică, întrunit sub preşedinţia lui Stalin, a decis deportarea în întregime a populaţiei tătare. Sarcina de a duce această decizie până la capăt i-a revenit unuia dintre cei mai duri ofiţeri ai NKVD-ului, Ivan Alexandrovici Serov, omul de încredere al lui Stalin şi al şefului aparatului de represiune sovietic, Lavrenti Beria. Ivan Alexandrovici Serov nu a avut nevoie decât de o săptămână pentru a organiza deportarea tătarilor crimeeni. În Ziua Neagră (Qara Kün) de 18 mai 1944, trupele NKVD erau deja prezente în satele tătăreşti din Crimeea. Deportarea tătarilor era bazată de un scenariu simplu: trupele NKVD înconjurau satul, apoi tătarii erau anunţaţi că în două ore vor fi evacuați şi că au voie să îşi ia cu ei doar ceea ce pot transporta în mână. Nu li se spunea unde vor fi deportați și nici de ce. Tătarii erau urcaţi în camioanele NKVD şi duşi până la cea mai apropiată gară, unde erau apoi înghesuiţi în vagoane de vite. Zile la rând au mers înghesuiți în aceste vagoane destinate transportului de animale. Foarte mulţi au murit din cauza condiţiilor în care au fost transportaţi, a lipsei de igienă și de asistență medicală. Cei decedați erau abandonați pe marginea căilor ferate. Primele raţii de hrană le-au fost oferite deportaţilor abia atunci când garniturile de tren au ajuns în stepele Asiei Centrale. Apă nu primeau decât foarte rar.
Ziua de 18 Mai este una de doliu pentru întreaga națiune tătară crimeeană.
De asemenea, anul acesta s-au împlinit 11 ani de ocupație rusească a Crimeei, patria noastră mamă, timp în care frații noștri tătari trăiesc din nou coșmarul exilului, al dezrădăcinării, al terorii și opresiunii Federației Ruse.
🖤Nu am uitat, Nu vom uita și Nu vom lăsa a fi uitat! 🖤 💛🖤
#Surghiun #Surgün #QaraKün #ZiuaNeagră #deportare #exil #genocid #soyqırım #soykırım #18Mai1944 #18Mayıs1944 #MatemKünı #ZideDoliu #TatariCrimeeni #QırımTatarları #crime #uniuneasovietica #rusia #Qırım #Kırım #Crimeea #putinism #rusiastatterorist #comunisti #bolsevici #ocupatie #imperialism #urss

Category

📚
Learning
Transcript
00:0018 Mayıs 1944 gecesi mışıl mışıl uyurken sürgün edilen küçük Mustafa henüz 6 aydı.
00:0913 Kasım 1943'te doğmuştu.
00:13O gün bütün Kırım Tatarları ile birlikte sürgüne gidiyordu.
00:17Henüz doğmamış bebekler, neyin ne olduğunu anlayamayan çocuklar bile Stalin ve Sovyet Devleti tarafından cezalandırılıyordu.
00:26Kırım'da hiçbir Türk kalmayacaktı.
00:42Evlerinden çıkarılanlar yaşadıkları yerin uygun bir bölgesinde toplanıyorlardı.
00:48Askerler sürekli emirler yağdırıyordu.
00:51Kimi yerlerde şiddet kullanıyorlardı.
00:54Sürgün edilenler çoğunlukla kadınlar, yaşlılar ve çocuklardı.
01:01Görünen erkekler yaşlı, sakat, hasta ve savaşta yaralanmış olanlardı.
01:08Herkes birbirine sorular soruyor, neler olduğunu anlamaya çalışıyorlardı.
01:13Allah'a yardımcı olsaydı.
03:16Kambyonlar sürekli gidip geliyor, tren istasyonlarına sürgün edilen insanları taşıyordu.
04:22Kamyonda giderken kimi Kırım Tatarları bir daha asla göremeyecekleri evlerine, köylerine, kasabalarına, bağlarına, bahçelerine, geride bıraktıklarına hüzünlü, yaşlı gözlerle bakıyorlardı.
04:53Tren istasyonlarında dayanılmaz bir trajedi vardı.
04:57Getirilenler vagonlara bindiriliyordu.
05:00İnsanların vagon değiştirmesine izin verilmiyordu.
05:03İki gün önce emek ordusuna alınma bahanesiyle tecrüt edilen erkekler de getirilip vagonlara rastgele dağıtıldı.
05:10Komünist Parti üyesi Kırım Tatarları dahi getirilmişti.
05:29Kırım Tatarı olan Komünist Parti bölge başkanı ve bölgenin ileri geleni de makam arabalarıyla tren garına getirilmiş, arabalarından iner inmez öteki tarafa sürgün edilenlerin arasına gönderilmişti.
05:43Hayvan vagonlarının kapıları tek tek kapatılırken Kırım Tatarları şaşkındı.
06:13Vagonlar hayvan vagonlarıydı.
06:27İçerisi saman, hayvan pislikleri toz toprakla doluydu.
06:32Daha ilk saatlerde insanlar bitlenmişti.
06:35Vagonların kapıları günler boyunca açılmıyordu.
06:46Yiyecek yoktu, tuvalet yoktu, su yoktu.
06:51Tıklım tıklım insanlarla doluydu.
06:56Kayda gittiğimizde, böyle bir şey mi?
06:59Herkes ağlayın.
07:00Bizler atacaklar, öldürecekler, boğacaklar.
07:03Bitlep gitti herkes, bit basıp gitti, kir, su yok, içmege su yok, yolmağa iç yok, ayağı yol yok.
07:12Poizun anağı, tren'de delip, ona böyle bir perde koydılar da, bütün o vagonların kalkı onun içine katladı.
07:21Sasıdan kirmenin çarısı yok.
07:23Tuvalet balam, au ayvan kapağın vagonlarda pencere var idi.
07:28Kim de çanak olsa, kim de kuruşka olsa, balların öncesi idirdiler, öncesi idip, avu pencereden tokup tokup gittiler.
07:39Anda tuvalet yok.
07:40İnsanlar, ellerindekileri pişarak açlıklarını bastırmaya çalışıyordu.
07:53İzlediğiniz için teşekkür ederim.
08:23İzlediğiniz için teşekkür ederim.
08:24İzlediğiniz için teşekkür ederim.
08:53Aşırı susayan insanlar, tren durduğunda yakınlardaki dere, bataklık demeden nereden su buldularsa içtiler.
09:14Tren durduğu zaman, yiyecek bir şeyler bulmak için sağa sola koşturuyorlardı.
09:27Bir taraftan da vagonlarda ölenleri gömmeye çalışıyorlardı.
09:30Allah rahmet eylesin, anamın balası oldu yolda.
09:40Yolda balası oldu Katakurgana vardığımız zaman, anamın balası da oldu.
09:45Ana o balacı o yılı oldu, onlarından anam oldu.
09:50Ana bizde 4-5 bala hiyin alıp işte yolların içine, babanın eline öyle hiyin alıp.
09:55Son bir astanofka açtı, analarımız çapıp, evet bir şeyler yapıp olsa çili-meli alkeli başlatır der bizde.
10:04Yoldan nereye toktasa, poiz, poiz, nedan aman tüşüp, vagondan tüşüp,
10:18ili bide pişirin, ili sorbasın balılar ağılamasın deyip, yaş balılar.
10:26Alıp kittığı vaxta bideyi alıp çıkayın diye, poizan.
10:30Toptağın nende, herkes, anıt çapa-çapa bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey, bir şey.
10:39Su, su kerek, adamlar su saylar, su yoktur.
10:44O kazançı, azan çıxı, ateşin üstüne, paravoz başlayıp ses bermegi, endi ketecek.
10:53Erşi kalı, yetişken kışı, yetişi vagonğa.
10:57Mine yetişmegen su edir.
10:59O ile de kalan yol ortasında.
11:10Ölüler, gömülemeden, direkt iplerine, demir yolu kenarlarına bırakılıyordu.
11:15Trenler, onları beklemeden hareket ediyordu.
11:28Yetişen biniyor, yetişemeyen kalıyordu.
11:30heele, yak İnönünie.
11:37Biniyor,
11:48Allah'a deyken bir adam pol'da yataydı прямо.
11:51Balban bir adam.
11:52Bu tüm gece o kışırıp, kışırıp, ay, vay, de kışırıp.
11:56Üç gün esen oğar toildi.
11:58Oğar toildi, toxta bir taqka toxtamadı.
12:02Biz onu alıp kittik yanımızda.
12:04Son bir yerge bir halif yerge barğında toxtadı.
12:08Prama oylelerin vagonuna küterek küterek pataydılar.
12:11Yerge kümmeyediler.
12:12Bizim oylelerimizde alıp kütkende vagonlardan atdılar.
12:16Vermediler bize.
12:19O'nu suğuğa atdılar.
12:20O'nu yol kenarına atdı.
12:22O'nu analı şakallar tükkiler aşağıdılar.
12:25O bita ketsindir.
12:28Lapaşaqların bilmeler.
12:29Bətini yapıp, o derkes ağlayı,
12:31qısçığınen, torınçığın yanında.
12:33Tekaran kütkendirin son,
12:35bir ek sütkadan son,
12:37qapların açıp,
12:38alıp bitan,
12:41kışırıp,
12:42aqaylar yol kenarına taşladı.
12:4618 Mayıs,
12:514 günü sabaha karşı başlayan bu ölüm yolculuğu,
12:5422 gün, 22 gece sürmüştü.
12:58Bir ayı bulan ölüm yolculukları da olmuştu.
13:01Çoğunluğu,
13:02kadınlar, çocuklar,
13:04yaşlılar olan bu insanlar,
13:06asırlarca yaşadıkları bir ülkeden,
13:08sökülüp atılıyorlardı.
13:10Stalin ve Sovyet rejimi,
13:15onları bir millet olarak,
13:16ölüme mahkum etmişti.
13:18Bu çaresiz insanlar,
13:20bambaşka coğrafyalara,
13:22bambaşka iklimlere doğru,
13:25bir ölüm kalım yolculuğuna çıkarılmışlardı.

Recommended