Oynatıcıya atlaAna içeriğe atlaAltbilgiye atla
  • evvelsi gün

Hiçbiryerde, yönetmen ve senarist Tayfun Pirselimoğlu’nun ilk uzun metraj deneyimi olarak, politik baskıların ve toplumsal bellek travmalarının bireyler üzerindeki etkisini anlatan bir dram yol filmidir .

Yapım/Yayın: 2002, Türkiye

Tür: Dram, Yol Filmi

Süre: 92 dakika

Dil: Türkçe

Yönetmen–Senaryo: Tayfun Pirselimoğlu

Görüntü Yönetmeni: Colin Mounier

Konu Özeti

Haydarpaşa Garı gişesinde çalışan Şükran (Zuhal Olcay), kocasının siyasi olaylara karışması nedeniyle hapse girdiğini ve öldüğünü sanır. Oğlu Veysel’i bu karanlık geçmişten korumaya çalışan kadın, bir gün Veysel’in ansızın ortadan kaybolmasıyla derin bir çaresizlik yaşar.

Gösterdiği direniş ve inatla, elinde tuttuğu belgelere ve tanıklıklara kulak vererek, ülkenin farklı kentlerinde sürükleyici ve sürprizli bir arayış yolculuğuna çıkar. Yol boyunca rastladığı simgesel detaylar ve alakasız görünen kişiler, Veysel’in peşinden koşan Şükran’ın içsel mücadelesini daha da güçlendirir.

Oyuncu Kadrosu
Zuhal Olcay (Şükran): Kocasının siyasi geçmişi yüzünden oğlunu korumaya çalışan yalnız anne rolünde unutulmaz bir performans sergiler

Ruhi Sarı (Veysel): Mardinli gencin kayboluşu, hikâyenin dramatik merkezini oluşturur

Cezmi Baskın (Muzaffer): Şükran’ın yolculuğuna eşlik eden simgesel bir karakter.

Meral Okay (Melek), Parkan Özturan (Ahmet), Michael Mendl (Yabancı), Devin Özgür Çınar (Şule) gibi isimler, filmde küçük ama etkili izler bırakır.

Temalar ve Sosyal Yorumlar

Bireysel Direniş ve Bellek: Şükran’ın umudunu yitirmeden sürdürdüğü arayış, toplumsal unutkanlığa ve siyasi travmalara karşı kişisel bir direnişi simgeler.

Annelik ve Koruyuculuk: Anne-oğul ilişkisi ekseninde, masum çocukların politik oyunun kurbanı oluşu dramatik bir duyarlılık yaratır.

Yol ve Kimlik: Yol filmi formu, karakterin hem fizikî hem de ruhsal sınavını metaforik bir dille anlatır.

Yönetmenlik ve Görsel Anlatım

Tayfun Pirselimoğlu, minimal diyalog ve uzun planlar kullanarak, İstanbul’un ve Anadolu’nun arazi manzaralarında yalnızlık duygusunu kuvvetlendirir. Colin Mounier’in geniş açılı çekimleri, karanlık geçmişin gölgelerini yansıtacak biçimde doğal ışığı ustaca kullanır. Filmdeki “hiçbir yerde” hissi, hem mekân kısıtlaması hem de karakterin zihnindeki kaybolmuşlukla paralel ilerler.



Eleştirel Başarı ve Miras
İlk gösterimi 26 Nisan 2002’de gerçekleşen film, eleştirmenlerden yapıcı yorumlar aldı.

Zuhal Olcay, İstanbul Film Festivali’nde “En İyi Kadın Oyuncu” ödülüne layık görüldü.

Tayfun Pirselimoğlu’nun sonraki yapıtlarına ilham kaynağı oldu; Türkiye sinemasında politik dram türünün özgün örnekleri arasında anılır.

Sonuç
Hiçbiryerde, politik tarihin karanlık sayfalarıyla bireysel umut arasında gerilimli bir köprü kuran, annelik ve kimlik temalarını derinlemesine işleyen etkileyici bir yol filmidir. Şükran’ın kaybolan oğluna dair umudu, hem toplumsal belleğe dönük bir hatırlatma hem de herkesin içindeki “hiçbir yerde kalma” kaygısıyla yüzleşme çağrısıdır.

Önerilen