00:00Oradan geldim, bitiremedim konuyu. İşte kırk seneye yakın evvel, bir zilhidçede geldim, burada on gün itikâfa niyet ettim.
00:08Zaten Ömer Hocalar şeylerde, burada arkadaşlar onlarla. Fakat şeker hastasıymışım, haberim yokmuş.
00:14Ağzım bir kuruyor, oruçta tabi tutuyorum, nasıl kuruyor, köpürüyor, bağlıyor, namazda Fâtiha'yı okuyamıyorum.
00:23Hatim yapacağım, Kur'ân okumuyor. Okuyamıyorum. Artık kalbimden okumaya başladım.
00:29Nasıl bir susuzluk oruçta. Ama tabi şimdi hasta olduğumu da bilmediğim için tatlı yiyorum, kuruma yiyorum, sahurda.
00:39Burada böyle bir maceram var zilhidçede, itikâftan. İtikâftan sabrettim falan ama ondan sonra bir de baktık ki meğer şeker hastasıymışım, haberim yokmuş.
00:51Öyle bir iki sene haberim olmadı. Öyle ama itikâfta burada zorlandım. Şimdi aynı mescit duruyor.
00:58İlâveler sonradan yapılmışlar. Değil mi? Bu mescit, aynı mescit.
01:02Buraya, Allah getirdi bizi yine bir zilhidçede, sohbet nasîb etti elhamdülillâh.
01:07Ben buranın, bu eski yerin durduğunu da bilmiyorum. Yani herhâlde yeniden yaptılar, yıktılar zannetmiştim.
01:13Allah mübârek eylesin. Medreselerin râbıta üzere, Efendimiz Hazretleri'nin râbıtasını korudukları için bu Çınaraltı medreselerini ve bu hocaları onların,
01:22bu hocalarını onların talebeleriyle, Efendimiz'in râbıtasını koruyanların hepsini âbâd eylesin, aziz eylesin.
