Emine Erdoğan, Yüzyıllık Emanet Kızılay Esir Mektupları Sergisi açılışına katıldı

  • 7 ay önce
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan, Millet Kütüphanesi Anadolu Salonu'nda düzenlenen "Yüzyıllık Emanet Kızılay Esir Mektupları Sergisi"nin açılış programına katıldı.

Sergi vesilesiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde davetlilerle bir araya gelmekten büyük mutluluk duyduğunu ifade eden Emine Erdoğan, her karış toprağı cephe hâline gelmiş vatanı, kadını ve erkeğiyle yedi düvele karşı topyekûn savaşarak işgalden kurtarmış bir milletin evlatları olarak Cumhuriyet'in 100. yılını kutladı.

Özgürlük ve bağımsızlık için büyük bedeller ödemiş olmanın verdiği güvenle, daha nice yüzyıllar, birlik ve beraberliği sürdüreceklerini dile getiren Emine Erdoğan, Mete Han'dan bu yana 2 bin yılı aşkın zamandır cesareti ve adaletiyle nam salmış bir orduya sahip olmanın kıvancını taşıdıklarını kaydetti.

Emine Erdoğan, "Askerimizin savaşırken gözettiği hukuku, barışta tesis edememiş devletlerle çevrili bir coğrafyada, her şeye rağmen bir istikrar adası olarak varlığımızı sürdürüyoruz. Bu nedenle, gönül coğrafyamızda, Türkiye'nin varlığı ve kıymeti, her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Bölgemizde barışı tesis etmek için seferber olduğumuz bir dönemde Millî Mücadele destanımızı bu anlamlı sergiyle hatırlatan Kızılay'a teşekkür etmek istiyorum" diye konuştu.

Türk Kızılay'ın 1868'den bu yana dünyanın dört bir yanına umut götürdüğünü ifade eden Erdoğan, Kızılay'ın aslında "Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti" olarak kurulduğunu anımsattı.

Emine Erdoğan, yıllarca süren savaşlarda esir alınan asker ve sivillerin kimlikleri ve yerlerinin belirlenmesinden beslenme ve sağlık ihtiyaçlarının karşılanmasına dek pek çok hizmetin Kızılay tarafından yerine getirildiğini bildirdi.

“İSRAİL ORDUSU BİR MİLLETİ TARİHTEN SİLMEYE ÇALIŞIYOR”

Emine Erdoğan, ulaşım ve iletişim olanaklarının çok sınırlı olduğu bir çağda, mektuplar, umutlar, elde dikilmiş giysiler, kurutulmuş yiyecekler ve nakit paraların, kıtaları aşarak sahiplerine ulaştırıldığına işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: "21. yüzyılda ise insanlığın gözü önünde Gazze'nin bütün dünya ile iletişimi kesilmiş bulunuyor. Hastaneler, ambulanslar, Kızılay'ın, Kızılhaç'ın depoları, mabetler, okullar hedef alınıyor. Yardım tırları sınırlarda bekletiliyor, sular ve enerji kesiliyor, sahra hastanesine dönüştürdüğümüz gemilerimizin kıyıya yanaşıp tedavi hizmeti götürmesi engelleniyor. Yeryüzünün daha önce hiç görmediği bir vahşet sergileniyor ki savaş demek bile mümkün değil. Yüksek teknolojiyle donatılmış İsrail ordusu, sistematik şekilde sivillere, özellikle çocuklara saldırarak bir milleti tarihten silmeye çalışıyor. Uluslararası hukuka aykırı olarak kitle imha silahları masum yavrulara doğrultuluyor. İnsanı insan yapan değerler kaybediliyor. Uluslararası hukuk çiğneniyor."

Önerilen