Boş nedir Nasıl Yapılır Boş Yaparken nelere dikkat edilmelidir Ortak Payda
- 3 yıl önce
Merhaba Değerli Ortak Payda Takipçileri. Bugünkü videomuzun konusu Boş nedir? Nasıl Yapılır? Boş Yaparken nelere dikkat edilmelidir?
Hayat, sana kendini değersiz hissettiren insanların yanında vakit geçirmek için fazla kısa.
Boş vakitlerinde ne yaparsın sorusunu soran birisinin hayatı boş geçiyordur. Hayatı tam anlamıyla yaşayan birisi için boş vakit diye bir şey olmaz. Aslında boş zaman, ya da boş vakit diye bir an yoktur. Sadece insan zamanı değerlendirmeden geçirmiştir.
Bugün vaktini boş işlerle geçirirsen, yarın zaman yetmiyor diye dövünürsün.
Boşa geçen zaman akıp giden su gibidir, geri getirmek imkansızdır.
Akıp giden zamanın içinde yaşayan sensin, sen vaktini dolu dolu geçirirsen zamanda boşa geçmiş olmayacak.
Eğer “şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler” şarkısını söylemek istemiyorsan bugün zamanını iyi değerlendir.
Eğer yaşamayı seviyorsan, her güne yeni umutlarla bakıyorsan, zamanını boş geçirme çünkü hayat zamanla birlikte ilerliyor.
Boş vaktin iki tanımı vardır:
1 - hiçbir şey yapmadığınız vakit.
2 - hiçbir şey yapmak zorunda olmadığınız vakit.
Irwin Edman’ın yaklaşımı benim çok hoşuma gider;
Kalitenizin ölçüsü, boş zamanlarınızda ne yaptığınızdır. Medeniyetlerin kalitesi de insanlara sağladığı boş zaman ve bunun kalitesi ile ölçülür.
Eskilerin malayani dediği boş vakit, kendisiyle hiçbir hedef gözetilmeyen, iş olsun diye, lâf olsun, vakit geçsin, ömür tükensin diye yapılan boş konuşmalar ve faydasız işlerdir. Malayaninin en yaygın tarifi, “ne dünyaya ne de ahirete yaramayan işler, konuşmalar, düşünceler” şeklindedir. Bu, tarifin İslam literatürüne uyarlanmış halidir aslında. Ve ömrümüzü ya dünya için, yahut ahiret için faydalı olacak sahalarda geçirmemizi telkin eder. Dünyanın üç yüzü vardır. Birisi İlâhî isimlere ayna olma yönü, diğeri ahirete tarla olma ciheti, üçüncüsü de dünyanın zevk ve safa, oyun ve eğlence tarafıdır. Kutsal kitabımız Kur’an’da Laibün ve lehvün diye geçer.
Gazâlî’nin, İbn Haldûn’un, Ahmed b. Abdullah eş-Şevkī’nin ve daha nicelerinin eğitim ve öğretimle ilgili klasik İslâmî eserlerinde mâlâyâni ölçüleri eğitime de uygulanmış, genel olarak kişilerin dinî hayatı ve uhrevî kurtuluşu için gerekli olan bilgilere öncelik verilmesinin yanında eğitim ve öğretim sürecinde her öğrencinin yaşına, yeteneğine ve diğer özel durumlarına göre ilmî konular arasında onu ilgilendirenle ilgilendirmeyen, hemen ilgilendiren veya ileride ilgilendirecek olan yönleriyle bir öncelik sırasının izlenmesi gerektiği üzerinde önemle durulmuştur
Zamanı nasıl kullanmalıyız? Hayatımız boyunca başucumuzda, daha doğrusu başımızın içinde duran bir sorumuz olmalı ve davranışımızla vereceğimiz güzel cevabımız. Çünkü her nefes alıp verdiğimizde ömür hazinemizden biraz daha kaybediyoruz. Hayatı seviyorsak, zamanımızı boş geçirmemek zorundayız; çünkü zaman, hayatın ta kendisidir. Sabahleyin kaybedeceğimiz bir saatin, hatta bir dakikanın bütün gün zararını çekeriz.
Hayat, sana kendini değersiz hissettiren insanların yanında vakit geçirmek için fazla kısa.
Boş vakitlerinde ne yaparsın sorusunu soran birisinin hayatı boş geçiyordur. Hayatı tam anlamıyla yaşayan birisi için boş vakit diye bir şey olmaz. Aslında boş zaman, ya da boş vakit diye bir an yoktur. Sadece insan zamanı değerlendirmeden geçirmiştir.
Bugün vaktini boş işlerle geçirirsen, yarın zaman yetmiyor diye dövünürsün.
Boşa geçen zaman akıp giden su gibidir, geri getirmek imkansızdır.
Akıp giden zamanın içinde yaşayan sensin, sen vaktini dolu dolu geçirirsen zamanda boşa geçmiş olmayacak.
Eğer “şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler” şarkısını söylemek istemiyorsan bugün zamanını iyi değerlendir.
Eğer yaşamayı seviyorsan, her güne yeni umutlarla bakıyorsan, zamanını boş geçirme çünkü hayat zamanla birlikte ilerliyor.
Boş vaktin iki tanımı vardır:
1 - hiçbir şey yapmadığınız vakit.
2 - hiçbir şey yapmak zorunda olmadığınız vakit.
Irwin Edman’ın yaklaşımı benim çok hoşuma gider;
Kalitenizin ölçüsü, boş zamanlarınızda ne yaptığınızdır. Medeniyetlerin kalitesi de insanlara sağladığı boş zaman ve bunun kalitesi ile ölçülür.
Eskilerin malayani dediği boş vakit, kendisiyle hiçbir hedef gözetilmeyen, iş olsun diye, lâf olsun, vakit geçsin, ömür tükensin diye yapılan boş konuşmalar ve faydasız işlerdir. Malayaninin en yaygın tarifi, “ne dünyaya ne de ahirete yaramayan işler, konuşmalar, düşünceler” şeklindedir. Bu, tarifin İslam literatürüne uyarlanmış halidir aslında. Ve ömrümüzü ya dünya için, yahut ahiret için faydalı olacak sahalarda geçirmemizi telkin eder. Dünyanın üç yüzü vardır. Birisi İlâhî isimlere ayna olma yönü, diğeri ahirete tarla olma ciheti, üçüncüsü de dünyanın zevk ve safa, oyun ve eğlence tarafıdır. Kutsal kitabımız Kur’an’da Laibün ve lehvün diye geçer.
Gazâlî’nin, İbn Haldûn’un, Ahmed b. Abdullah eş-Şevkī’nin ve daha nicelerinin eğitim ve öğretimle ilgili klasik İslâmî eserlerinde mâlâyâni ölçüleri eğitime de uygulanmış, genel olarak kişilerin dinî hayatı ve uhrevî kurtuluşu için gerekli olan bilgilere öncelik verilmesinin yanında eğitim ve öğretim sürecinde her öğrencinin yaşına, yeteneğine ve diğer özel durumlarına göre ilmî konular arasında onu ilgilendirenle ilgilendirmeyen, hemen ilgilendiren veya ileride ilgilendirecek olan yönleriyle bir öncelik sırasının izlenmesi gerektiği üzerinde önemle durulmuştur
Zamanı nasıl kullanmalıyız? Hayatımız boyunca başucumuzda, daha doğrusu başımızın içinde duran bir sorumuz olmalı ve davranışımızla vereceğimiz güzel cevabımız. Çünkü her nefes alıp verdiğimizde ömür hazinemizden biraz daha kaybediyoruz. Hayatı seviyorsak, zamanımızı boş geçirmemek zorundayız; çünkü zaman, hayatın ta kendisidir. Sabahleyin kaybedeceğimiz bir saatin, hatta bir dakikanın bütün gün zararını çekeriz.