Kardeşlerimiz Allah için çaba harcadıkları için sohbetlerine melekler katılır. Allah her güzel tavrı meleklere yazdırır.

ADNAN OKTAR: Bir araya geliyorlar, kardeşçe, dostça, Müslüman’ca sohbet ediyorlar. Bu çok mübarek bir tavır. Allah bunu yaratıyor ahir zamanda. Bundan çok sevap alırlar kardeşlerimiz. Allah’ın razı olduğu bir şey. Toplantılarına melekler de katılıyor, o çok güzel bir şey maşaAllah. Cibril, Mikail hemen hemen bütün toplantılarına katılıyor kardeşlerimizin. MaşaAllah. Haberleri olmuyor, haberleri olsa, heyecandan o toplantıyı yapamazlar. İnşaAllah. Melekler geliyor toplantılarına. Ahir zamanda oldukları için, Hz. Mehdi (a.s)’a yardımla görevli olan melekler, bütün Müslümanların evlerine giderler. Çünkü meleklerin aynı anda birçok yerde olma gücü vardır. Biz insanlar gibi değil onlar. Biz ancak bir yerde olabiliriz. Ama melek, aynı anda bin yerde birden olur, iki bin yerde birden olur, inşaAllah. Oradaki ruhaniyet, doğru yolda olduklarının bir alameti. Bir de çok akılcı konuşmaları. Hurafe yok, zırva yok, münasebetsizlik yok. Her şey akılcı, her şey güzel, her şey düzgün, her şey Kuran’a uygun, her şey ispatlı. Akıl tasdik ediyor, aklı tasdik ediyor, kalbi de tasdik ediyor, vicdan da tasdik ediyor. Yani gözü kapalı bir şey yok. Çünkü gözü kapalı imanda hasta oluyor insanlar, imanları zayıf oluyor. Ama burada bir güzellik, güç var.

Lokanta sohbetleri yapıyorlar. Kahvehaneye giden, kahvehane sohbeti yapıyor. Gece farz edelim işkembeciye gidiyor, orada da sohbet ediyor, çok güzel, maşaAllah. Oraya gelen kız kardeşlerimizi, çocukları çok iyi korumak, kollamak göreviniz olsun. Mesela onları evlerine bırakmak, güvenlik içinde evlerine götürmek, yüksek ahlakın bir gereğidir. Peygamberimiz (s.a.v.)’in sünnetidir, o. Peygamberimiz (s.a.v.) misafir geldiğinde, onu evine kadar gönderttiriyordu, Resulullah (s.a.v.). Evine kadar teslim. Kuran’da da ona işaret vardır. Misafiri evine kadar götürmek güzel olur. Kız kardeşlerimizi, arkadaşlarımızı çok iyi koruyup kollamak, çocukları özellikle koruyup kollamak. Onların hoşuna gidecek mesela fıstıklı falan, böyle güzel yiyecekler oluyor, kuruyemiş falan tarzı, onlar çok iyi olur. Az bir şey yani, çok değil, az bir şey. Güzel sözler etmek, güzel iltifatlar etmek, hanımlara çok saygı hürmet göstermek, nezaket göstermek, onları utandırmaktan şiddetle kaçınmak, güzel ahlakın bütün hoşluklarını, insanın ruhunu açan bütün yönlerini orada gösterdiklerinde Cenab-ı Allah onları seyrediyor, melekler de seyrediyor, her güzel hareketlerini Allah orada yazdırır yazıcı meleklere. Her güzel sözü, her tavrı yazdırır. Yazdırma değil de, tabii insan zannediyor ki bir defter var, deftere yazdırıyor. Öyle değil. Onu hıfzına alıyor. Yani meleklerin müthiş bir hafızası vardır. İnsan gibi değil. Biz akşam yediğimizi bile unutabiliriz, insan olduğumuz için. Ama melekler, milimi kaçırmaz. Hepsi ezbere biliyorlar, yani su gibi. Acayip şaşırtıcıdır onların hafızası. Mesela ahirette de insanlar geldiğinde diyor Allah “Onlar yüzünden tanınır” diyor. Mesela “Hüseyin’in oğlu, sen Nazmi değil misin?” diyorlar. İşte “şu köyden, şu şeyden” diyorlar. “Falanca gün şunu yapmıştın, bunu yapmıştın” diyorlar. Su gibi biliyorlar hayatlarını. Nutukları tutuluyor böyle duyanların. Kuran’da da o açıklanıyor zaten.